Mehmet Arif DEMİRER
Gazeteci-Yayıcı, Araştırmacı-Yazar
Son Başbakan sık sık “Ekonomimiz çok güçlü. Şu büyüme rakamlarına bakın.” Derdi.
Bunlar da T. C. Cumhurbaşkanı’nın 15 Eylül 2018 günü Hürriyet’in Ekonomi sayfasındaki açıklamaları:
“Birileri fırsatta istifadeyle milletimizin kafasını bulandırmak, moralini bozmak için bir sürü yalan yanlış haberleri ortalığa yayıyor. Stokçular ortaya çıktı…”
“Merkez Bankası sürekli gündeme getirilen faiz artırımını, üstelik oldukça yüksek bir oranla gerçekleştirdi… Şu an şahsen benim sabır safhamdır ve bu sabır bir yere kadar.”
“… Önüne gelen zam üstüne zam yapıyor. Faizle ilişkisi olsun olması ama fırsatı yakalıyor ya oradan giriyor.”
“Kirada olan yerleri bakanlıklarımız boşaltıyor ve kamuda ciddi bir tasarrufa gitmiş oluyoruz. Kamu araçlarını hem nitelik hem de kullanım bakımından sınırlandırdık…”
Şimdi eğri oturup doğru konuşalım. Yukarıda Hürriyet’ten alıntıladığım açıklamalar, 16 yıldır karşısında etkili/engelleyici bir muhalefet olmadan tek başına iktidar olan bir partinin Genel Başkanına ait. Kendisi önce Başbakan şimdi Cumhurbaşkanı olarak 16 yılın en önemli sorumlusu.
Günümüzde ekonomik tablo özetle şöyle:
Hazine verilerine göre 31 Mart 2018 itibarı ile ülkenin toplam brüt dış borcu 467 milyar dolar.
Merkez Bankası’nın faiz artışı öncesi açıklanan en son enflasyon TÜFE’de % 17.9, ÜFE’de ise yüzde otuzun üstünde idi.
Merkez Bankası faizi % 24, Bankaların mevduata uygulamaya başladıkları faiz % 25, kredi faizleri henüz açıklanmadı ama % 40 dolaylarında olacağı tahmin ediliyor.
Merkez Bankası’nın faizi% 24’e yükseltmesine rağmen dolar 6.1’de çakılı kaldı.
Cumhurbaşkanının açıklamalarından anlıyoruz ki;
Birileri yalan yanlış haberleri ortalığa yayıyor, stokçular da ortaya çıkmış,
Önüne gelen zam üstüne zam yapıyor,
Buna karşı kamuda ciddi tasarruf tedbirleri alınıyor, kiralık yerler boşaltılıyor, araçlar sınırlandırılıyor. Demek ki, kamuda ciddi boyutlara ulaşan israf ekonomisi varmış.
Başka anlatımla, 24 Haziran seçiminde iktidar sanki başka bir siyasi partiden devir alındı ve şimdi içinde bulunduğumuz olumsuzlukları ortadan kaldıracak tedbirlere baş vuruluyor.
Durum böyle olmadığına, AKP 16 yıldır tek başına iktidarda bulunduğuna göre,Cumhurbaşkanının açıklamalarını nasıl okumak gerekir sorusunun cevabını en azından ben bilmiyorum.
11 EYLÜL’e KADAR DEVİR ALINMAYAN BEŞ ŞEKER FABRİKASININ AKİBETİ?
14 Şeker Fabrikasının özelleştirme ihaleleri yapıldığında (Mart 2018) kredi faizleri % 15 dolaylarında idi. Özelleştirilmesine karar verilen 13 fabrikadan beşinin ödeme ve devir teslim işlemleri yapılmadı. Kredi faizleri çok yükseldiği için ihaleyi kazanan şirketler teminat mektuplarını yakarak yatırımdan vaz geçmeyi düşünüyorlar. Yüksek faizin en yakın olumsuz faturasını 2018 (Şeker Fabrikaları) Özelleştirmelerinde göreceğiz galiba.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder